Thursday, December 2, 2010

Schumacher ve F1 Ruhu


2010 sezonu başladı, 19 yarış koşuldu, müthiş bir şampiyonluk mücadelesi yaşandı, Vettel tarihin en genç şampiyonu oldu...

Ama Formula 1 dünyası hala bir adamı konuşup, tartışmaya devam ediyor: Michael Schumacher...

Dönmeli miydi? Yeniden emekli olmalı mı? Artık bitti mi? Küllerinden doğar mı?

Tartışma başlıklarını bir kenara bırakalım, bu kadar çok konuşuluyor çünkü O, Formula 1'in ruhunu içinde taşıyan gerçek bir savaşçı...

91 yarış zaferi elde edip her seferinde sanki hayattaki en büyük amacına ilk kez ulaşıyormuş gibi sevinmesi, aşinası olduğu podyuma her çıkışında büyük özlemle andığı aşkının ellerini ilk defa tutacakmış gibi heyecanlanması, 7. dünya şampiyonluğu kupasını kaldırırken hayatında bir ilki gerçekleştirmenin gururunu gözlerine yansıtması...

Formula 1 ruhu da böyle bir şey değil midir? Her yarış sabahına, şimdiye dek hızlı olmanın ne demek olduğunu asla tatmamış gibi uyanmak... Hızlı, en hızlı olmak ve asla daha azıyla yetinmemek... Savaşmak sonuna kadar ve kaybedince başınıza yıkılan dünyanın enkazından kendinize yepyeni bir umut yaratmak ve kaldığınız yerden mücadeleye devam etmek...

Her efsane, bir diğerinin doğumuna öncelik eder... Ama tarih bu adamı bir başka yazacaktır...




No comments:

Post a Comment